Adana’nın sıcak havası yetmezmiş gibi, bir de üzerine eklenen trafik keşmekeşi artık kent sakinlerinin sabrını zorluyor.Demirköprü’de başlayan altyapı çalışmaları henüz sindirilmemişken, şimdi de Mücahitler Bulvarı’nda hızlı tren hattı için kazma vuruldu. Sonuç? Tam anlamıyla bir trafik felci.
Adana’nın ulaşım haritası, son yıllarda adeta bir şantiye krokisine dönüştü. Elbette hızlı tren gibi büyük projeler şehir için birer kazanım. Ancak bu projelerin planlama ve uygulama süreçlerinde gösterilen özensizlik, vatandaşa her gün saatlerce kayıp olarak geri dönüyor. Mücahitler Bulvarı gibi ana arterlerin aynı anda kapatılması, alternatif güzergâhların yetersizliğiyle birleşince şehir adeta kilitleniyor.
Sabah işe yetişmeye çalışan memurdan, çocuğunu okula götüren veliye kadar herkes bu kaosun içinde. Dakikalarca ilerlemeyen trafikte klakson sesleri, korna çığlıkları ve yükselen homurtular arasında Adanalı, sabrını yitiriyor. Üstelik bu sadece bir ulaşım sorunu değil; ekonomik kayıplardan çevre kirliliğine kadar zincirleme etkileri olan bir kriz.
Şehir planlamasında “önce insan” ilkesinin göz ardı edildiği her durumda, bedeli halk ödüyor. Oysa çözüm çok da uzak değil:
Altyapı projeleri etap etap yapılmalı, tüm şehir aynı anda kazılmamalı.
Alternatif yollar önceden hazırlanmalı, trafik akışı yeniden düzenlenmeli.
Vatandaş zamanında ve şeffaf şekilde bilgilendirilmeli.
Toplu taşıma güçlendirilmeli, özel araç bağımlılığı azaltılmalı.
Adanalı Sabırlı Ama Sessiz Değil
Adana halkı, bu şehrin sıcağına, nemine, kebabına alışkın. Ama trafik çilesine alışmak istemiyor. Çünkü bu çile kader değil, kötü planlamanın sonucu. Yetkililerden beklenti, artık bu sesi duymaları ve çözüm için somut adımlar atmaları.
Yoksa Adana’da klakson sesleri, kuş seslerini çoktan bastırdı bile…