İŞLERİNE GELİNCE ŞERİAT ,GELMEZSE LAİK HUKUK…

Profesör Doktor. Necmettin Erbakan Türk siyasi hayatına damgasını vurmuş sevilen bir liderdi. İTÜ Mezunu bir makine  mühendisiydi. Siyasal İslamı savunduğu halde asla Emperyalizme taviz vermeyen, boyun eğmeyen yapısıyla diğer siyasal İslamcılardan farklıydı…

Vefat ettiğinde hatırı sayılır bir servet bıraktı.

İslamcı Şeriatçı kızı Zeynep Erbakan babası ölünce kalan malları paylaşmak için  kardeşi Fatih Erbakan’a başvurur. Fatih Erbakan ablasına :

‘’-Şer-i İslam hukukuna göre ben 2 pay alırken, sen 1 pay alacaksın’’ der

Bunu duyan Zeynep Erbakan, bir den LAİK oluverir ve o beğenmediği ATATÜRK ün ona sağladığı imkanlardan yararlanmak için LAİK Türkiye Cumhuriyetinin mahkemelerine dava açar ve mirastan eşit pay ister. Türk Hukuk sistemi de adil bir şekilde Necmettin Erbakan’ın mal varlığını da oğlu Fatih Erbakan ile kızları Zeynep ve Elif Erbakan arasında eşit şeklide paylaştırır. Ve tüm kardeşler haklarını alır….

Daha sonra kocasından şiddet gördüğünü iddia ederek Laik Cumhuriyetin mahkemelerine tekrar baş vurur…Oysa Şeriatta kadın dövmek mubahtır…Zeynep Erbakan daha sonra ABD ye yerleşir…Buradan çıkan sonuç şudur:

Tüm Siyasal  İslamcı ve şeriatçılar inançlarımız dedikleri şeylerde samimi değillerdir. İşine ve çıkarına gelmediğinde kabul ettikleri Şeriatı reddedip, Ulu önder ATATÜRK ün getirdiği LAİK, İNSANİ kanunlara sığınacak kadar da, inandıklarını reddedecek ahlaktadırlar…

Yani savundukları Şeriat işlerine gelmediğinde LAİK Hukuka sığınırlar.

Bunun neresi samimi  ?

Yorum sizindir…