Altın Koza öncesi yerel gazetecilere maddi destek gündemde.
Uzun zamandır yerel basının sesi olmak, sorunlarını dile getirmek ve çözüm arayışlarını gündeme taşımak için mücadele ediyoruz. Bugün gelinen noktada, Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’nde yaşanan gelişmeler, umut verici bir dönemin başlangıcı olabilir.
BASINA SAHİP ÇIKMAK
İlk kıvılcım MHP Grup Sözcüsü Cemal Demirdağ’dan geldi. Meclis oturumlarında yerel basının önemine dikkat çekerek, yaklaşan Adana Altın Koza Film Festivali’nde yerel basına maddi destek sağlanması gerektiğini açık yüreklilikle dile getirdi. Bu sadece bir jest değil; ayakta kalmaya çalışan yerel medyanın varlığı için hayati bir adımdı.
Ardından CHP Grup Sözcüsü Özgür Altıok söz aldı. Meclisi takip eden basın mensupları için özel bir alan oluşturulacağını, her meclis üyesinin masasında mikrofon bulunacağını ve bu projeye dair sunumun önümüzdeki hafta yapılacağını duyurdu.
İZLEYİCİ DEĞİL, KATILIMCI
Bu açıklamalar, yerel basının artık yalnızca “izleyici” değil, aynı zamanda “katılımcı” olacağı yeni bir sürece işaret ediyor. Yıllardır görmezden gelinen, adeta yok sayılan yerel gazeteciler için bu adımlar bir moral kaynağı niteliğinde.
Unutmamak gerekir ki yerel basın, yalnızca haber yapan değil; mahallenin, sokağın, insanın nabzını tutan bir kamu görevlisidir. Ulusal medyanın radarına girmeyen nice hikâyeyi, yerel gazeteciler gün yüzüne çıkarır.
KALICI DESTEK ŞART
Ancak burada kritik bir nokta var: Bu destekler yalnızca festival dönemleriyle sınırlı kalmamalı. Yerel basın, demokrasinin en alt katmanında görev yapar. Onu güçlendirmek, halkın sesini daha gür duymak demektir.
Bugün atılan adımlar, yarının daha şeffaf, daha katılımcı bir yerel yönetim anlayışına kapı aralayabilir. Yeter ki bu kıymetli destekler samimiyetle, sürdürülebilir şekilde devam ettirilsin.
Çünkü unutmayalım: Yerel basın güçlenirse, demokrasi de güçlenir.
