TÜRKİYE’DE KEDİLER NEDEN BU KADAR SEVİLİR ?…

Yayınlama: 27.01.2025
A+
A-

Sokaklarda dolaşırken ya da cadde üzerinde güneş gören bir yerde bir bankın üzerine yayılmış uyuyan bir kedi, ya da bir sahafın tezgahında gezinirken bir tüylü dost görebilmek kimseyi şaşırtmıyor.

Adana’da yeni yıl konserini dinlerken sahnede sanatçıların arasında sessizce bir o yana bir bu yana nazlı nazlı gezinen sonra seyircilerin yanına inip içlerinden birinin kucağına kurulup uyuyan bir kedi yi yadırgamak mümkün mü? Peki bu tüylü dostlarımızın böylesine doğal kabul edilmiş bir parçamız olmasının arkasında nasıl bir tarih yatıyor ?

Osmanlı İmparatorluğunda hayvanlara gösterilen ilgi, tarih sayfalarına kazınmış durumda. Sokak hayvanları için aşevlerinde yemek dağıtılır, kasaplarla anlaşmalar yapılır ve hatta kedilere özel hastaneler bile kurulurdu. Ayrıca kedilerin beslenmesi ve bakımı için ‘’mancacılar’’ adı verilen özel görevliler bile vardı. Mancacılar kendilerine verilen paralarla kedi ve köpekleri beslerlerdi.

Bir çok Osmanlı vatandaşı vefat etmeden önce miraslarının bir kısmını kedilerin beslenmesi için bırakırdı…Haftanın belirli günlerinde belirli sayıda kedinin doyurulması, hayır duaları arasında yer alırdı. Kedilerin İstanbul’daki varlığı aslında Osmanlı’dan da öncesine dayanıyordu.

Bilimsel çalışmalar günümüzdeki kedilerin DNA analizleri sayesinde çoğunun Anadolu ve Mısır kökenli olduğunu ortaya koyuyor .İstanbul bu tüylü dostların durak noktalarından biri olmuş ve şehir kültüründe önemli bir yer edinmiş.

Osmanlı Padişahları da kedilere büyük bir sevgi beslerdi. Sultan II. Abdülhamid in kedisi AĞA efendi, saray hayatının bir parçasıydı. Yüzyıllar boyunca devam eden bu kültürel miras, günümüzde hala yaşamaya devam ediyor. İstanbul başta olmak üzere Türkiye nin pek çok şehrinde kediler, gündelik hayatın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş durumda.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.