EBEYİZ, KORUYUCU SAĞLIK HİZMETİNİN TEMELİYİZ

TOROR( Haber Merkezi) - Dünya Sağlık Örgütü’nün ebelik eğitim çerçevesine göre; ebelik yeterli doğum, yeni doğan, jinekoloji ve çocuk bakımı bilgisi gerektiren temelde bağımsız, aynı...

EBEYİZ, KORUYUCU SAĞLIK HİZMETİNİN TEMELİYİZ
Yayınlama: 06.05.2023
A+
A-

TOROR( Haber Merkezi) – Dünya Sağlık Örgütü’nün ebelik eğitim çerçevesine göre; ebelik yeterli doğum, yeni doğan, jinekoloji ve çocuk bakımı bilgisi gerektiren temelde bağımsız, aynı zamanda sağlık ekibinin parçası olan bir meslektir.

Sağlık hizmetlerinin niteliğini artıran, üreme çağındaki kadınlar ve çocukların karşılaştıkları sağlık sorunlarının azaltılması ve çözülmesinde en etkili rolü oynayan mesleklerden biridir ebelik. 1800’lü yıllarda başlayan ebelik eğitimleri ve ebelik mesleği ülkelerin yaşadıkları tarihsel, kültürel ve sosyo-politik durumlardan etkilenmiş ve ülkeler arasında farklı uygulamalar görülmektedir. Tüm farklılıklara rağmen uluslararası kuruluşlarca yapılan araştırmalarda ebelik mesleğinin sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesindeki önemi dikkat çekici bir sonuçtur. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre; ebelerin aktif olarak çalıştığı ülkelerde anne-bebek ölümleri (özellikle doğum öncesi verilen hizmetin niteliğini gösteren perinatal bebek ölümleri) azalmış, sezaryenle doğum oranları düşmüş, doğum aralıkları uzamıştır. Ebelik hizmetlerinin yeterli olmadığı ülkelerde ise bu göstergelerin son derece yüksek olduğu bilinmektedir. Ebelerin sundukları sağlık hizmeti yalnız kadınlar için değil aynı zamanda aile ve toplum için de önemli bir görevdir.

Dünyada ebelik mesleğinin eğitim süresi ve mesleğinin icrasında farklı uygulamalar mevcuttur. Kimi ülkelerde ebeler daha bağımız, profesyonellik yönünden daha gelişmiş, eylem ve kararlarında daha özerk olmalarına rağmen kimi ülkelerde durum tam tersinedir. Sağlık politikaları, ebelik mesleğinin işlevini ve sağlık hizmetlerine katkısını etkiler. Türkiye de Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Yasası’nın uygulandığı 1961-2010 yılları arasında kırsal ve kentsel bölgelerde ebeler, sağlık hizmetlerine çok önemli katkılar sunmuştur. Bu dönemde koruyucu hizmetler ön planda tutularak, ekip anlayışı içerisinde koruyucu ve tedavi edici hizmetler bir bütün olarak verilmiştir. Türkiye’de ebeliğin uygulama hizmetlerinin kapsamının gelişmesi ile birlikte ebeler gebelik ve yeni doğan bakımının yanı sıra, aile planlaması eğitim hizmetleri ve aile planlamasında yöntem sunma hizmetlerinde etkin olarak görev almış, sertifika alan ebelere rahim içi araç uygulama yetkisi de verilmiştir.

Aile Hekimliğinin yürürlüğe girmesiyle birlikte ebelik hizmetlerinde ve meslek tanımında değişim yaşanmıştır. Değişim önce mesleğin adının değiştirilmesiyle başlamış, ebenin adı “yardımcı sağlık personeli” ‘’aile sağlığı elamanı’’ ‘’aile sağlığı çalışanı’’ gibi isimlerle mesleğin adı ortadan kaldırılmıştır. Bugün aile sağlığı merkezlerinde ebelerin yalnızca küçük bir kısmı (%25) istihdam edilmektedir. Yataklı tedavi kurumlarında ise ebelik hizmetlerinin tamamına yakını doktorlar tarafından verilmektedir.

Aile Hekimliği yasasının ebenin adını ortadan kaldırarak başlattığı değişim süreci ebenin görevlerinin yok edilmesi biçiminde sürmektedir. Aile hekimliği uygulaması başarılı bir sistem olarak gösterilmeye çalışılsa da aile hekimliği sisteminde koruyucu hekimlik öncelikli hizmet olarak sunulmamaktadır. Aile hekimliği sisteminde, ebe aile sağlığı çalışanı olarak değerlendirilse de aile hekimi ile birlikte hizmet veren hemşire,

ebe, sağlık memuru ve ATT de aile sağlığı çalışanı olarak tanımlanmaktadır. Buda şu anlama geliyor, sistem ebenin yerine aile sağlığı çalışanı olarak herkesin çalıştırılabilmesine olanak sağlıyor. Sağlıkta özelleştirme çalışmasının ilk adımı olan “aile hekimliği” uygulamalarıyla tüm birikimler silinmiştir. Sağlık giderek paralı hale gelirken ebeler de iş güvencelerini büyük oranda kaybetmişlerdir. Toplumun sağlık hizmetlerinde önemli yeri olan ve Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Yasası doğrultusunda tasarlanan sağlık ocağı modeli ve koruyucu hizmetleri önceleyen tüm hizmetlerde ebeler, alan çalışması yaparak hizmeti haneye kadar sokan sağlık emekçileriydi. Bu sayede ebelik hizmetleri çok büyük önem taşırdı. Oysa bugün “aile sağlığı çalışanı ” olarak sınıflandırılan hizmet tanımıyla ebelik mesleği “aile hekimliği” kapsamında sorunlarını katmerleşmesine ve çıkarılan yönetmeliklerle karmaşık bir yapıda yönetilmekte, neredeyse hemşirenin yardımcısı pozisyonuna sokulmaktadır.

Ebelik mesleğinin Türkiye’deki sorunlarından biri de ebe ihtiyacının belirlenmesidir. Ülkemizde ebe ihtiyacı belirlemesi ayrı olarak değil de hemşire ihtiyacı ile birlikte değerlendirilmektedir. Bu yaklaşım, ebelik mesleği için doğru bir değerlendirme değildir.

Türkiye’de ebelerin eğitim sisteminde de sorunlar yaşanmaktadır. Ebelik bölümlerinde öğretim elemanı sayısı yetersizdir ve ebeler bu bölümlerde kendilerine yeterince yer bulamamaktadır. Uygulama alanları yetersiz olduğu için üniversitelerde ebelik bölümünün açılmasına izin verilmemesi ise sorunu daha da artırmaktadır Nitelikli ve yeterli uygulama alanları, nitelikli öğrenme, yeterli laboratuvar alanları öğrenciler için sağlanmalıdır. Yeterli eğiticinin ve uygulama alanının olmaması da ebe öğrencilerin yetkin bir şekilde yetişmelerine engel olmaktadır. Var olan uygulama alanlarında doğumların çoğunun sezaryenle gerçekleştirilmesi, az sayıda normal doğumun asistan ve kadın doğum uzmanları tarafından yaptırılması nedeniyle öğrenciler pratik yapma fırsatı bulamamaktadır. Ebelik bölüm başkanları ebelerden olmalıdır. Uygulama alanlarından doktor, hemşire ve ebe öğrencilerinin eşit olarak yararlanma imkânı sağlanarak sağlık ekibinin birlikte geliştirilmesine imkân sağlanmalıdır.

Ebelik mesleği hemşirelik mesleğinin gölgesinde değil, gelişmiş ülkelerde belirtildiği gibi hemşirelik mesleğinin üzerine ek teorik ve pratik eğitim aldıktan sonra ulaşılan bir meslek olmalıdır. Oysa Türkiye’de ebelik mesleği, hemşirelik mesleğinin altına ilave edilmeye çalışılmaktadır. Her iki meslek de değerlidir. Ancak her meslek grubu görev analizlerinde belirtilen şekliyle istihdam edilmelidir.

Ebelik yasası biran önce güncellenerek, ebelik mesleği ve bu meslekte çalışanlar, ebelik hizmeti verebileceği konuma getirilmelidir. Bu yasa doğrultusunda, ebenin görev analizi güncellenmeli, birinci ve ikinci basamakta ebe olarak mesleklerini icra etme ortamı oluşturulmalıdır. Birinci ve ikinci basamakta sağlık hizmetlerinin yönetiminde ebeler de yer almalıdır.

Koruyucu sağlık hizmetlerine yatırımın artırılması; çalışma koşul ve ortamlarının iyileştirilmesi, sağlık sistemlerinin salgın, deprem gibi olağanüstü durumlara hazır olması için gerekli düzenlemeler yapılarak, aşağıda yer alan taleplerimizin karşılanması mesleki açıdan önemli gelişmelerin önünü açacaktır.

TALEPLERİMİZ

· Çalışırken ve emeklilikte insanca yaşamaya yetecek temel ücret

· Toplumun sağlık ihtiyaçlarını karşılayacak yeterli sayıda istihdamının sağlanması,

· Her iş yerine 7 /24 saat açık, nitelikli, ücretsiz ve anadilinde kreş hizmeti olmalı,

· Yıpranma payı sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin geçmiş yıllarını kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmeli,

· Doğum izinleri 24 ay ücretli olarak yeniden düzenlenmeli,

· Haksız ve hukuksuz şekilde ihraç edilen ebeler işlerine iade edilmeli,

· Atama bekleyen binlerce ebenin kadrolu güvenceli ataması yapılmalı,

· Ebelik mesleğinin görev tanımları yasal mevzuatta belirgin bir şekilde çizilmeli, belirsizlikler ortadan kaldırılmalıdır, mesleki tanımları düzenlenmeli,

· Sağlıkta şiddete, baskıya ve mobbinge karşı önleyici, etkin şiddet yasası çıkarılmalı,

· Aile sağlığı çalışanı değil, ebelik bağımsız meslek grubu olarak tanımlanmalı,

· Performansa dayalı esnek ve kuralsız çalışmaya karşı güvenceli iş ve güvenli çalışma koşulları sağlanmalı,

· DSÖ’nün hedefleri doğrultusunda ebeler güçlendirilmeli ve potansiyel güçlerini kullanmalarına fırsat verilmelidir.

· Ebelikte yüksek lisans ve üstü eğitim alanlara, eğitim düzeylerinin karşılığı olan ek gösterge verilmemekte. Uzman ebe ve Dr. Ebe kadroları tanınmalı ve özlük hakları buna göre düzenlenmeli

· Ebelerin kariyerleri önündeki engeller kaldırılmalı

· Ebelerin karar alma süreçlerine etkin katılımın sağlanmasıdır.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.