Vatandaşın halini halka karışarak görün
Akşam vakti, belediye otobüsünde Seyhan’dan Çukurova’ya doğru gidiyorum.Arkalarda bir yerde oturuyorum.Otobüs durakta durduğunda araca binen topluluğun arasında olan iki ihtiyar adam adeta bağıra çağıra söylenerek içeri girip önümdeki koltuğa oturuyorlar.Konuşmalarından anlıyorum ki belediyenin 65 yas üstündekilere verdiği ücretsiz otobüs kartı yüzünden bazı otobüs şoförlerinin duraklarda onları yalnız görünce durmadan geçtiklerinden şikayet ediyorlar.Haklılar da bu konuya birkaç defa ben de şahit oldum.
75-80 yaş aralığındalar.
Şoföre söylendikten sonra kendi aralarında sohbet ediyorlar…
Merak edip konuşmalarına kulak kabartıyor,sohbetlerini dinliyorum..
“-Nolacak bu pahalılığın sonu yaa…” diyor.Öteki cevap veriyor.
“-Nolacak her geçen gün daha beter olacağız.Biz emeklilere yaşam hakkı kalmadı artık.Amma kendimiz ettik kendimiz bulduk gardas oylarımızı vermedik mi ?”
“-He valla ellerim kırılsaydı da oy vermeseydim…Oy verdik sefil olduk…Karnımızı bile doyuramıyoruz…benim torun dede kiraz al diyor, kiraza bakıyorum kilosu 25 lira”
Gözlerim doluyor,
İçim acıyor..
Hiç bir şey yapmamanın yapamamamın ezikliğini hissediyorum…
İletişim fakülteleri ve konservatuvar tiyatro bölümünde okuyanlar bilir insanımızı tanımak gözlemlemek ve konuları tanıyıp, saptayıp, özümsemek için kalabalıkların arasına karışmak gerekir derler…
Bir ülke halkının sosyal yapısını ve ekonomik durumunu öğrenmek isterseniz toplu taşıma araçlarını kullanın, semt pazarlarını gezin, çarşısını, esnafını dolaşın onlar size neler neler anlatacaklardır….
Emekliler gerçekten çok kötü durumdalar.Kimsenin ilgilendiği yok.
Gerçi sadece emekliler mi?
Hiç kimsenin yüzü gülmüyor, geleceğe umutsuzlukla bakıyor.