Neslihan Gümüş: “Kadına yönelik şiddete sessiz kalmayalım, her birimiz bu mücadelenin bir parçası olalım”
Kadına yönelik şiddete karşı bir açıklama yapan Zafer Partisi Kadın Aile ve Çocuk Politikalarından Sorumlu Adana İl Başkan Yardımcısı Neslihan Gümüş,
“Kadına yönelik şiddet, bir insan hakları ihlali olmasının yanı sıra, tüm dünyada ve ülkemizde toplumsal bir yara olarak varlığını sürdürmektedir. Ne yazık ki yeterli yasal ve toplumsal önlemlerin alınamaması, şiddetin artarak devam etmesine yol açmaktadır. Kadına Yönelik Şiddetin Nedenleri Kadına yönelik şiddet, birçok sosyal, kültürel ve ekonomik etkene dayanmaktadır. “dedi.
Kadına yönelik şiddete karşı bir açıklama yapan Zafer Partisi Kadın Aile ve Çocuk Politikalarından Sorumlu Adana İl Başkan Yardımcısı Neslihan Gümüş,
“Kadına yönelik şiddet, bir insan hakları ihlali olmasının yanı sıra, tüm dünyada ve ülkemizde toplumsal bir yara olarak varlığını sürdürmektedir. Ne yazık ki yeterli yasal ve toplumsal önlemlerin alınamaması, şiddetin artarak devam etmesine yol açmaktadır. Kadına Yönelik Şiddetin Nedenleri Kadına yönelik şiddet, birçok sosyal, kültürel ve ekonomik etkene dayanmaktadır. “dedi.
Gümüş açıklamasında şiddetin temel nedenleri arasındaki farkındalığa dikkat çekerken oluşan verileri sıralayarak, “Kadına verilen düşük toplumsal değer; Aile ve toplum içinde kadının erkekten daha değersiz görülmesi, şiddeti meşrulaştırmaktadır. Yakın ilişkilerdeki sorunlar; Eşler arası iletişim sorunları, öfke kontrolü eksikliği ve eşitsizlik algısı şiddeti tetiklemektedir. Toplumsal cinsiyet rolleri ve erkek otoritesi; “Erkek dediğin sert olur” gibi anlayışlar, erkeklerin kadın üzerinde baskı kurmasını teşvik etmekte olduğunu” vurguladı.
Gümüş, çözüm önerileri kadına yönelik şiddeti önlemek için yalnızca bireyler değil, devlet ve toplumun da sorumluluk almasını ve bunun için önerilen bazı çözüm yollarını şu şekilde sıraladı:
1.Ailelerin güçlendirilmesi: Ailelerin eğitim, ekonomik ve hukuksal açıdan güçlendirilmesi sağlanmalıdır. Bu süreçte aile danışmanları, psikologlar ve sosyal çalışmacılar destek vermelidir.
2.Kültürel değerlerin iyileştirilmesi: Sağlıklı kültürel değer yargıları pekiştirilerek, şiddeti teşvik eden anlayışlar yerine eşitlikçi ve insan haklarına uygun değerler öne çıkarılmalıdır.
3.Medyanın denetlenmesi: Şiddet içeren şarkılar, dizi ve filmler sıkı bir şekilde denetlenmeli, bu tür içeriklerin yaygınlaştırılması engellenmelidir.
4.Eğitim ve öğretim: Eğitim müfredatlarından şiddeti normalleştiren öğeler çıkarılmalı; erken yaşlardan itibaren toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi verilmelidir.
5.Caydırıcı yasal düzenlemeler: Kadına yönelik şiddete karşı caydırıcı yasalar çıkarılmalı ve bu yasalar eksiksiz uygulanmalıdır. Cezalarda indirim uygulamaları kaldırılmalıdır.
6.Toplumsal farkındalık: Toplum genelinde kadın hakları konusunda farkındalık kampanyaları düzenlenmeli, bu konuda medyanın desteği alınmalıdır. Kadına yönelik şiddet, yalnızca kadınların değil, toplumun tamamının sorunudur. Bu sorunun üstesinden gelmek için bireylerin bilinçlenmesi, devletin etkin adımlar atması ve toplumun birlikte hareket etmesi gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, bir toplumun gelişmişliği, kadınlarının hak ettiği değeri görmesiyle ölçülür. Kadına yönelik şiddete sessiz kalmayalım; her birimiz bu mücadelenin bir parçası olalım.”
Kaynak: Özel Haber - Serdar Akın