KERTENKELENİN FEDAKARLIĞI…
Japon Mimarlardan biri evini baştan aşağı yeniliyordu.
Tamirat esnasında söktüğü kapılardan birinin duvarla irtibatlı bölümünde ,iç kısımda iki tahta arasına sıkışıp kalmış bir kertenkele gördü. Biraz daha dikkatli bakınca kertenkelenin canlı olduğunu fark etti. Onu oradan kurtarmaya çalışırken bu defa kertenkelenin bir ayağından duvara çivilenmiş olduğunu gördü .
Bir kaç yıl önce yapılan eve kapısı takılırken dışarıdan çakılan bir çivi, o an kapıyla duvar arasında bulunan kertenkelenin ayağına isabet etmiş olmalı…diye düşündü Japon mimar.
Peki nasıl olmuştu da bu kertenkele bir santimetre bile kıpırdayamadığı yerde birkaç senedir canlı kalmayı başarmıştı ? Bu konu onu merak ettirmiş ve gerçeği öğrenmeye karar veren Mimar tamirat işlerini bir kenara bırakarak kertenkeleyi izlemeye başladı. Bu kertenkelenin sadece havayla beslenmesinin mümkün olamayacağına göre, bunca yıl yaşamını nasıl sürdürebildiğini merak ediyordu.
Bir süre sonra duvar boşluğunda bir hareket oldu .Japon mimar nereden çıktığını fark etmediği başka bir kertenkelenin geldiğini gördü. Gelen kertenkele, yerinden kıpırdamayacak halde olana ağzından yemek taşıyordu. Bu kertenkele diğerinin belki annesiydi, belki eşi, belki de arkadaşı. Kim bilir ? Ama bilinen bir şey var ki aralarındaki güçlü sevgi, birinin bıkıp usanmadan diğerini hayatta tutabilmek için ona yiyecek taşımasına neden olmuştu.
Hayat şartlarının bir şekilde sevgiyi ve sevmeyi unutturduğu bu zamanda insanların arasında böylesi bir sevgi ,muhabbet ve yardımlaşmaya rastlamak o kadar zor ki…
Allah kimseyi başkasına muhtaç etmesin. Ama öyle ki, herkese yanı başında onu böylesine seven birini nasip etsin