Meme kanseri cinsiyet seçmiyor!
TOROS(Özel Haber) Çağlacan Kurt - Meme kanseri her geçen gün, daha da yaygınlaşarak artmaya devam ediyor.
Adana’ da özel medline ve Acıbadem hastanesinde Onkoloji Uzmanlığı yapmakta...
TOROS(Özel Haber) Çağlacan Kurt – Meme kanseri her geçen gün, daha da yaygınlaşarak artmaya devam ediyor.
Adana’ da özel medline ve Acıbadem hastanesinde Onkoloji Uzmanlığı yapmakta olan Genel Cerrah- Meme Cerrahı Prof.Dr. Tamer Çolakoğlu, Meme kanserinin akıbeti hakkında yapmış olduğu açıklamada, meme kanserine yakalanan her 100 bireyden 3 nün erkek olduğunu belirtti.
Risk faktörlerine dikkat çeken Çolakoğlu, “ Meme kanserinde her kitle kanser belirtisi değildir. Fakat her kitlenin risk faktörüymüş gibi önemsenmesi gerektiğini açıkladı.
Her 100 meme kanserinin % 3 ü erkektir. Bu nedenle erkeklerinde meme kanderine dikkat etmesinde fayda vardır diyen Çolakoğlu, Yakın zamana kadar erkek meme kanserlerinin daha agresif olduğu düşünülürdü. Ancak; Meme tümörünün biyolojik davranışlarının anlaşılmasındaki yenilikler, hastalığın akıbetinin cinsiyetle ilgili olmadığını, tümörün özellikleriyle ilgili olduğunu gösterir dedi.
Çolakoğlu, Meme kanserinde değiştirilemeyen risk faktörlerini de şu sözlerle sıraladı: “ Uzun süre kadınlık hormonuna (östorojen) maruziyet ( geç menopozluk) yaşlanmak, çevresel faktörler ve tabiki genetik fakörler, dışarıdan alınan radyasyon yani bunların tümü meme kanseri riskini arttırabiliyor. Bu riskler çoğunlukla değiştirilemeyen risk faktörleridir” dedi.
Prof. Dr. Tamer Çolakoğlu’nun meme kanseri sürecinden geçmiş olan bir hastası Ayşe k…. yaşamış olduğu bu sürecini bizlere şu cümleleri ile aktardı.
“ Hayatla iç içe olmaktan mutlululuk duyan bir insandım. İnsan bazen kestiremiyor başına neler gelebileceğini. Elime kitle gelmesi ve hafif ağrım olması üzerine doktora gittim. Bir tane de değil bir kaç tane en son Tamer beyi buldum işinin ehli bir adam. Hastayı dinlemesi işinde ne kadar iyi olduğunun göstergesi. Görüntüleme süreçleri, biyopsi derken teşhis konuldu.
Evet ben bir meme kanseriydim artık…!
Sakince düşünme süreçlerinden geçirdim kendimi, asıl buradan sonrası önemliydi. Benim için altı aylık kemoterapi sürecine başladık. En zor olanıda yaşadığım bu vakayı aileme nasıl söyleyebilirdim. Bundan bir kaç yıl öncesi halamı kaybetmişlerdi, bu hastalık yüzünden. Nasıl söylerdim şimdi onlara kanserim diye… Elli küsür yaşındaydım ama, yinede ailenizin gözünde tabiki bir çocuksunuz….
Neyse ki hastalığımı Aileme söylemeden atlattı. Turizm işi ile uğraşmam nedeniyle evden uzaktım. Eski saç rengime uygunda bir peruk buldum. Bu arada 6 aylık tedavim sürecinde kitlem küçüldü ve göğüsümün hepsinin alınmasına da gerek kalmadı.
Yaşadığım bu süreci sadece iki kardeşim biliyordu. Daha iyi olacağımı biliyorumdum. Çünkü erken teşhisi doktoruma borçluyum, doktorumla buluşmam benim için en büyük şansım oldu dedi.