Sonsuzluk Üzerine (Roy Andersson)

Roy Andersson’un “Sonsuzluk Üzerine” (örneğin About Endlessness), sıradan insanların gündelik yaşantıları aracılığıyla hayatın absürtlüğü ve güzelliği arasında meditatif bir refleksiyon sunar. Andersson’un karakteristik minimalist estetiğiyle, savaş, aşk, umutsuzluk ve neşeyi aynı ürkütücü resim gibi işler.

İhtiyarlara Yer Yok (No Country for Old Men, Coen Kardeşler)

2007 yapımı bu gerilim-dram, küçük bir kasabada uyuşturucu kaçakçılığı sırasında kaybolan iki milyon dolar peşindeki karakterlerin insanlar arası şiddet, kader ve kaosla sınandığı karanlık bir hikâye anlatır. Anton Chigurh karakteri ve Coen kardeşlerin gerilim kurgusu öne çıkar. New York Times listenin üst sıralarında yer verdiği film №6’ya kadar yükselmiştir

Oslo, 31 Ağustos (Oslo, August 31st)

2009 yapımı Joachim Trier filmi, uyuşturucu rehabilitasyonu sonrasındaki Anders’in Oslo’da geçirdiği bir günü, eski arkadaşlarıyla buluşması ve mevcut hayata dair içsel sorgulamaları üzerinden ele alır. Duygusal olarak yoğun ama sessiz ve nüanslı bir psikolojik portre sunar.

Hors Satan

Fransa’da çekilmiş, kıyı sahili atmosferinde geçen bu film, istismar geçmişi olan genç bir kadın ile garip bir ilişki içine giren serseri figürü üzerinden insan psikolojisini ve toplum normlarını sorgular. Film, toplumsal dışlanmışlık ve bireysel özgürleşme temalarını işler.

Silent Light (Carlos Reygadas)

Meksika’daki muhafazakâr Mennonit toplumunda geçen bu film, evli bir adamın beklenmedik şekilde başka bir kadına aşık olmasıyla inanç, sadakat ve toplumun beklentileri arasında içsel bir çatışma yaşar. Görsel olarak sakin ve sembolik anlatımıyla dikkat çeker.

The Death of Mr. Lazarescu (Cristi Puiu)

Yunan/Romen yapımı bu kara mizah drama, ölüm halindeki Bay Lazarescu’nun hastane hastane dolaştırılmasını anlatır. Hekimlerin ilgisizliği, sistemdeki boşluklar ve ölüme yaklaşım üzerinden modern sağlık sistemi eleştirisi içerir.

The Turin Horse (Béla Tarr)

Macar minimalist yönetmen Béla Tarr’ın bu kara ve şiirsel eseri, bir köylünün atının ölümü sonrası başlayıp, monotonluğa dönüşen yaşam döngüsünü anlatır. Güçlü atmosferi ve uzun planları ile yaşamın anlamsızlığını meditasyon düzeyine taşır.

Uncle Boonmee Who Can Recall His Past Lives (Apichatpong Weerasethakul)

Tayland yapımı bu film, geçmiş hayatlarını hatırlayabilen Boonmee amcanın mistik yolculuğu üzerinden ölüm, doğa ve bilinçaltı temalarını işler. Paris’te yaşayan iki Çinli genç yerine, film Peranam’un manevi dünyası üzerine derin meditasyona yönelir.

Zama (Lucrecia Martel)

18. yüzyıl Paraguay’ında geçen bu Arjantin hikâyesi, memleketinden uzak bir kasabada terfi bekleyen Don Diego de Zama’nın şiddet ve hayal kırıklıklarıyla dolu yalnız bekleyişini anlatır. Yavaş temposu ve içsel gerginliğiyle dikkat çeker.

Once Upon a Time in Anatolia (Nuri Bilge Ceylan)

2011 yapımı bu film, Anadolu bozkırında bir gece boyunca yapılan ceset aramasını konu eder. İşleyiş yavaş ama yoğun bir diyalog ve detay aktarımıyla karakterlerin iç dünyalarını açığa çıkarır. Cannes Film Festivali’nde Grand Prix kazanmıştır. Ceylan’ın en beğendiği filmlerden biri olduğu gibi; etkileyici manzaraları ve sinematografisiyle uzun süre etkisinde bırakır.

Editör Hakkında