Kahramanmaraşlı afetzede kadınlar, yaşadıkları travmanın etkisini atlatmak için üretiyor
KAHRAMANMARAŞ (AA) - Kahramanmaraş'ta afetzede kadınlar, Türk Kızılay tarafından hayata geçirilen "Her ilmek bir umut" projesi kapsamında ürettikleri ürünleri, çadır kentte yaşayan çocuklara dağıtacak. Türk...
KAHRAMANMARAŞ (AA) – Kahramanmaraş’ta afetzede kadınlar, Türk Kızılay tarafından hayata geçirilen “Her ilmek bir umut” projesi kapsamında ürettikleri ürünleri, çadır kentte yaşayan çocuklara dağıtacak. Türk Kızılay, “asrın felaketi” olarak nitelenen 6 Şubat’taki depremlerin ardından Vali Saim Çotur Spor Kompleksi’nde AFAD tarafından oluşturulan çadır kentteki afetzede kadınların yaşadıkları travmayı atlatabilmeleri için “Her ilmek bir umut” projesi kapsamında bir merkez oluşturdu. Çeşitli etkinliklerin düzenlendiği proje kapsamında, afetzede kadınlar da yaşadıkları afetin yarattığı travmanın etkisini atlatmak için ördükleri çorap, atkı, bere, yelek, patik ve bez bebekleri kendileri gibi depremzede olan misafirlerin beğenisine sundu. Yaklaşık üç gün sürmesi planlanan serginin ardından ürünler, yine çadır kentte kalan afetzede çocuklara dağıtılacak. Türk Kızılay ekip sorumlusu Ceyda Babaoğlu, proje kapsamında her yaş grubuna yönelik faaliyetler düzenlediklerini hatırlatarak, gerektiğinde psikososyal destek kapsamında bireysel görüşmelerde yaptıklarını söyledi. Yaklaşık bir buçuk aylık sürecin ardından afetzede kadınlar tarafından üretilen el emeği ürünleri sergilemeye karar verdiklerini aktaran Babaoğlu, şunları kaydetti: “Birlikte iletişim kurarak bu zor günlerin daha kolay üstesinden geldiklerini söylüyorlar. Bu da bizi çok mutlu ediyor. Türk Kızılay çatısı altında böyle bir faaliyet gerçekleştirmek hem onlara hem de bize çok iyi geliyor. İlk önceliğimiz kadınlarımızın psikolojik ilk hallerini korumaktı. Kadınlar burada birlikte faaliyetler gerçekleştirdikçe daha mutlu oluyorlar. Çadır alanlarından çıkıp birlikte faaliyet gerçekleştirmek gerçekten duygusal olarak onlara da çok iyi geliyor. Serginin ardından kadınlarımız çocuklarımıza yaptıkları ürünleri hediye etmek istediler. Kendi çadırında komşusuna, onun karşı komşusuna, hangi çocuğa, hangi ürünü hediye etmek isterlerse sergi bitiminde ürünlerini çadır stadyumdaki çadırdaki çocuklarımıza hediye edecekler.” Depremzede Menşur Denizdurduran da düzenlenen etkinliğin kendilerine çok iyi geldiğini belirtti. Her gün proje kapsamında kurulan çadıra geldiklerini ve farklı etkinlikler yaptıklarını anlatan Denizdurduran, “Sadece örgü değil. Değişik etkinlikler de yapıyoruz. Onlar bizim moralimizi düzeltiyor. Motivasyonumuzu bayağı bir yükseltiyor. Bu konuda hocalarımıza da çok teşekkür ediyorum. Türk Kızılay’a özellikle çok teşekkür ediyorum görevlilerimize, gönüllülerimize, hocalarımıza.” diye konuştu. Emine Çolak da depreme çocukları, eşi ve 77 yaşındaki kayınvalidesiyle birlikte yakalandıklarını ve yaşadıkları evin ağır hasar aldığını söyledi. Sarsıntının ardından evden çıkıp arabaya sığındıklarını anlatan Çolak, iki gün araçta ardından da ablasının bağ evinde kaldıklarını ifade ederek, şöyle konuştu: “Depremin 12. günü buraya geldim. Daha sonra Türk Kızılay ile tanıştık. Sağ olsun Allah razı olsun hepsinden. Hocalarımız bize çok destek oldu bu konuda. Bize etkinlikler yaptırdı. Kendimize ait bir zaman birimi yapabildik. Her gün 11 ile 13 arası motive olduk, yeri geldi resimler çizdik, yeri geldi oyunlar oynadık, yeri geldi işimizi işledik. Çocuklarımıza da biz örgüdeyken ayrı etkinlikler yapıldı. Resimler, oyunlar, boyamalar daha farklı aktiviteler yapıldı. Bugün ki ürünlerimizi buradaki depremzede arkadaşlarımızla çadırlarına hediye edeceğiz.” Hüsne Kılıç ise depremin ardından zor şartlarda evden çıktıklarını ve toplanma merkezine sığındıklarını belirterek, sonrasında çadır kentte yerleştiklerini dile getirdi. Çadır kentte oluşturulan etkinlik alanlarında moral bulduklarını anlatan Kılıç, “Burada hem el işlerimizi yaptık hem çocuklarımız ile ilgilendik. Çok yadımlar geldi. Allah devletimize zeval vermesin. Burada yelek, ceket gibi el örgüleri yaptım ihtiyacı olan insanlar giysin diye. En azından bizim de başkalarına faydamız olsun istedik.” Müzeyyen Yorulmaz, devletin desteği ile her türlü sıkıntılarının giderildiğini ifade ederek, hiçbir şeyleri yokken şu anda her şeylerinin olduğunu söyledi.