TMMOB MİMARLAR ODASI 6 ŞUBAT DEPREMİ BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRDİ

TOROS (Özel Haber) Meryem Ünal/ Sevil Çakmak - Adana’da TMMOB Mimarlar Odası merkez yönetim kurulu, mimarlar ile bir araya gelerek 6 Şubat 2023 depreminin 1....

TMMOB MİMARLAR ODASI 6 ŞUBAT DEPREMİ BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRDİ
Yayınlama: 06.02.2024
Düzenleme: 06.02.2024 12:44
A+
A-

TOROS (Özel Haber) Meryem Ünal/ Sevil Çakmak – Adana’da TMMOB Mimarlar Odası merkez yönetim kurulu, mimarlar ile bir araya gelerek 6 Şubat 2023 depreminin 1. Yıl dönümü ile ilgili basın açıklamasını gerçekleştirdiler. Basın açıklamasını TMMOB Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu gerçekleştirdi.

TMMOB Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, “6 Şubat 2023 tarihinde ve ardından 20 Şubat 2023’te yaşanan; büyüklüğü, etkilediği alanın genişliği, sebep olduğu yıkım ve kayıplarla ülkemizin son yüzyılda yaşadığı en büyük afetlerden olan Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bir yıl geçmiştir. Depremlerde on bir ilde yaşayan yaklaşık on dört milyon yurttaşımız etkilenmiş; resmi verilere göre elli binin üzerinde yurttaşımız hayatını kaybetmiştir. Mimarlar Odası olarak afetlerde kaybettiğimiz yurttaşlarımızı saygıyla anıyor; yaraların bir an önce sarılmasını diliyoruz” diyerek konuşmasına başladı.

“KENTLEŞME VE AFET POLİTİKALARI GELİŞTİRİLMESİ HEDEFLENMEKTEDİR”

Eyüp Muhcu, “Mimarlar Odası tarafından, depremlerin olduğu ilk günden itibaren bölgede afet sonrası müdahale ve tespit, iyileştirme süreçleriyle ilgili çalışmalar başlatılmıştır. Bölgede iki kez yerinde yapılan çalışmalar ve teknik incelemelerin ardından yürütülen değerlendirme ve araştırmalar ışığında hazırlanan iki rapor kamuoyu ve meslek ortamıyla paylaşılmıştır.  Depremlerin birinci yılında; afetlere karşı sağlam, sağlıklı ve güvenli kentleşme ve yapılı çevre üretimin sağlanması; kültürel, tarihî ve mimari mirasın korunarak gelecek nesillere aktarılması amacıyla Mimarlar Odası 6 Şubat 2023 Depremleri Üçüncü Raporu hazırlıkları sürdürülmektedir. Bu çalışmalarla kamu ve toplum yararı doğrultusunda kentleşme ve afet politikaları geliştirilmesi hedeflenmektedir. Odamızca yürütülen çalışmalar kapsamında; afet yönetimi, acil ve geçici barınma yerleşim alanları, enkaz kaldırma ve döküm sahaları, kalıcı konut ve yeni yapılaşma süreçleri, kültür varlıkları ve mimari miras öncelikli olmak üzere bölgede inceleme ve değerlendirmeler yapılmıştır” diyerek ifade etti.

“SOSYAL VE KÜLTÜREL İHTİYAÇLAR YETERİNCE KARŞILANAMAMASI YAŞAM KOŞULLARINI ZORLAŞTIRMAKTADIR”

Muhcu açıklamada deprem sonrası ortaya çıkan sorunlara değinerek devam etti; “Kentsel ve kırsal yapı stokunun aldığı ağır hasar, özel ve kamusal alanlarda yaşanan yıkımın boyutu nedeniyle kentlerimizde beslenme, barınma, temizlik, sağlık ve eğitim gibi hizmetlerinin ve donanımların sağlandığı geçici barınma yerleşimlerine ihtiyaç ortaya çıkmıştır. Konut yapılarında, okul, hastane gibi resmi kurum yapılarında yaşanan yıkım; kamusal hizmetlerin, toplumsal, sosyal ve ekonomik yaşamın durmasına yol açmıştır. Yaşanan büyük can kayıplarının dışında yüzlerce yurttaşımız fiziksel ve duyusal yetilerinde çeşitli düzeylerde kayıplar yaşayarak engelli kalmıştır.  Geçici barınma alanlarında eşitsizlik artmış; özellikle çocuklarımızın eğitim ve öğrenim hakkı başta olmak üzere, kadınların, engelli ve ileri yaştaki yurttaşların sağlık, haberleşme ve ulaşım, eğitim gibi temel kamusal hizmetlere erişimi daha da zorlaşmıştır. Sosyal ve kültürel ihtiyaçlar yeterince karşılanamaması; sosyalleşme olanakları kısıtlanması yaşam koşullarını zorlaştırmaktadır. Kadınların uğradığı toplumsal baskı ve şiddetin görünürlüğü eşitsiz yapılaşma şartlarında azalmış; kadınlar afetler karşısında güvencesiz kalmıştır.”

“BİNLERCE YURTTAŞ HAYATINI KAYBETMESİNE KARŞIN YENİ BİR GİZLİ İMAR AFFI GETİRİLMİŞTİR”

Eyüp Muhcu açıklamasına imar affı üzerinden devam ederek şu ifadeleri kullandı; “Depremlerin ardından bugüne kadar toplum sağlığının korunarak sağlıklı, sağlam ve güvenli yaşam çevrelerinin oluşturulmasına yönelik yeterli önlem alınmamıştır. Tüm ülkede afet öncesi ve afet sonrası süreçleri doğrudan etkileyecek yasal düzenlemeler yapılırken; yaşanan yıkım ve kayıplara sebep olan planlama, kentleşme ve yapılaşma politikaları devam ettirilmektedir. Son olarak geçmişte çıkarılan imar afları nedeniyle binlerce yurttaş hayatını kaybetmesine karşın yeni bir gizli imar affı getirilmiştir. Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde yapılan değişiklikle güçlendirme projeleri için yapı ruhsatı şartı kaldırılmış; yapı güvenliği olmayan, planlama, mimarlık ve mühendislik süreçlerinden geçmemiş ve afetlerde hasar görmüş yapılarda yurttaşların can ve mal güvenliği bir kez daha tehlikeye atılmaktadır. Yakın dönemde ardı ardına yaşanan depremler; kentsel ve kırsal alanda bütüncül planlama ilkelerini reddeden anlayışın, kentlerimizi her türlü afete karşı zayıf, güvencesiz ve risk altında bıraktığını gözler önüne sermiştir.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.