Şevkin, “Kamu kaynakları har vurup harman savruluyor!”
TOROS (Haber Merkezi) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Üyesi Dr. Müzeyyen Şevkin, Maden...
TOROS (Haber Merkezi) – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Üyesi Dr. Müzeyyen Şevkin, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’ndeki (MTA) usulsüzlüklerin sayıştay raporlarında gözler önüne serildiğini bildirdi.
CHP’li Dr. Şevkin, 2023 yılı sayıştay denetim raporlarına göre MTA’da buluculuk hakkı ile ilgili bilgilerin mali tabloya yansıtılmadığını, 54 milyon 877 bin TL’lik Maden Arama Ruhsatı ve 19 milyon 796 bin TL’lik ‘Kalite Sertifikası’nın muhasebe kayıtlarında yer almadığını vurguladı. Katma değer vergisine ilişkin hatalı uygulamalar neticesinde kurum hesaplarında 266 milyon 739 bin TL’lik sürdürülemez boyutta devreden KDV oluştuğunu kaydeden Dr. Şevkin, kurumun mülkiyetinde bulunan pahalı trafoların muhasebe kayıtlarında olmadığına işaret etti.
“BULUCULUK GELİRLERİ NEREDE?”
Dr. Şevkin, “Sayıştay raporlarına göre MTA’da mal ve hizmet üreten kuruluşlara yatırılan sermayeler hesabı ve sermaye taahhütleri hesabı 118.7 milyon TL olarak görünüyor ama bu gerçek durumu yansıtmıyor” dedi.
Maden arama ve araştırma faaliyetleri kapsamındaki arazi çalışmalarına başlamadan önce yöre halkının yeterince aydınlatılmaması sebebiyle sorunlar yaşandığına dikkat çeken Dr. Şevkin, geçen yıl raporda da yer alan Kuzeybatı Anadolu ve Ege Bölge Müdürlüklerinde durdurulan arama faaliyetlerini buna örnek gösterdi.
MTA’nın 2022 yılında toplam 879 milyon 374 bin 418,10 TL harcama gerçekleştirdiğini ancak kurum tarafından buluculuk hakkı kapsamında gelir elde edilmesine rağmen, buluculuk belgesine dayanak teşkil eden ve hukuki olarak yararlanma yetkisi veren dayanağa ilişkin herhangi bir bilginin mali tablolara yansıtılmadığının tespit edildiğini aktaran Dr. Şevkin, “Buluculuk hakkının mevzuatın öngördüğü şekilde muhasebe kayıtlarına intikal ettirilip mali tablolara yansıtılması gerekir” dedi.
“266 MİLYON 739 BİN TL’LİK HATALI KDV UYGULAMASI”
Sayıştay raporuna göre MTA’nın muhasebe kayıtlarında maden arama ruhsatından kaynaklı 54 milyon 877 bin TL ve kalite sertifikasından kaynaklı 19 milyon 796 bin TL’nin yer almadığını belirten Dr. Şevkin, hatalı KDV uygulamaları yüzünden kurum hesaplarında yüksek tutarlı ve sürdürülemez boyutta, 266 milyon 739 bin TL’lik devreden KDV oluştuğuna işaret etti. KDV’de indirim hakkı tanınan işlemlerin içeriğinin kanunla belirlendiğini ancak MTA’nın bu tutarı indirilecek KDV hesabına kaydedilmek suretiyle indirim konusu yaptığını dile getiren Dr. Şevkin, “Ticari faaliyet kapsamına girmeyen mal ve hizmet alımları ile yapım işleri için ödenen KDV indirim konusu yapılamayacakken, bunun “191 İndirilecek KDV” hesabına kaydedilmek suretiyle indirim konusu yapıldığı tespit edilmiştir. KDV’de İndirim hakkı tanınan işlemlerin içeriği kanunla bellidir. Bunlar haricinde vergiden indirim söz konusu olamaz. Kurum, indirim hakkı tanınan ve tanınmayan işlemleri bir arada göstermiş ve tüm işlemleri indirim konusu yapmıştır. Kurum, kendi ruhsat sahasında, kendi bütçe imkânlarıyla yaptığı maden arama faaliyetlerinde katma değer vergisinden muaf iken, özel sektöre ya da başka bir kamu kurumuna ücret karşılığında sağladığı maden arama faaliyetleri ise katma değer vergisine tabidir. Kurum harcamasının KDV ile ilişkisinin doğru kurulmaması sonucunda indirilecek katma değer vergisinin yüksek boyutlara ulaşıp verginin dönemler arasında yüksek tutarlı olarak devretmesine sebebiyet verildiği görülmüştür. Oysa kamu kurumlarınca sağlanan ticari, sınai, zirai ve mesleki nitelikte olmayan teslim ve hizmetler KDV’nin konusuna girmemektedir, bunlar vergiye tabi değildir. Vergiye tabi olmayan veya vergiden istisna edilen malların teslimi ve hizmet ifası ile ilgili alışlarda gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri içinde yer alan KDV’nin indirimi imkânsızdır. Kamu idaresinde, faaliyet ayrıştırması yapılmayıp bütün harcamalardan doğan katma değer vergisi 191 İndirilecek KDV hesabında muhasebeleştirilmektedir” diye konuştu.
Kurum mülkiyetinde bulunan trafoların muhasebe kayıtlarında olmadığına işaret eden Dr. Şevkin, “Kendisi ve bakım maliyetleri yüksek değer ihtiva eden trafoların envanterinin yapılması ve mevzuatın öngördüğü şekilde muhasebe kayıtlarına intikalinin sağlanması şarttır” dedi.
118.7 MİLYON TL’LİK HESAP HATASI, 1 MİLYONLUK TEMERRÜT FAİZİ MUAMMASI!
Sayıştay raporuna göre mal ve hizmet üreten kuruluşlara yatırılan sermayeler hesabı ve sermaye taahhütleri hesabının gerçek durumu yansıtmadığına işaret eden Dr. Şevkin, “Kayıtlarda 118.7 milyon TL’lik bir hesap hatası görülüyor. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da MTA’nın yurtdışı maden arama faaliyetlerinin kapsamı ve elde edilen gelir sonuçları kamuoyuna açıklanmamıştır. Bu konu aydınlatılmalıdır” dedi.
Sayıştay raporuna göre MTA’nın Elektrik Üretim Anonim Şirketi’nden (EÜAŞ) olan alacağındaki vade farkına ilişkin 1 milyon TL’yi aşan temerrüt faizini tahsil etmediğini vurgulayan Dr. Şevkin, “Elektrik Üretim Anonim Şirketi, (EÜAŞ) Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğüne olan para borcunun vade farkının ödenmesinde temerrüde düşüldüğü halde hukuki yollara başvurulmadığından vade farkına ilişkin temerrüt faizinin tahsil edilemediği görülmüştür. Ayrıca taşınır malların hurdaya ayrılmasında ve hurda malların satış işlemlerinde hatalı ve eksik uygulamalar bulunmaktadır. Yapılan denetimlerde, hurdaya ayrılan taşınırların birkaç tanesi dışında hiçbirisi için araştırma yapılmadığı ve tutanak düzenlenmediği görülmüştür” diye konuştu.
“KİMYASAL MALZEMELER TÜKETİLMEDEN ÇIKIŞ KAYDI YAPILMIŞ!”
Sondaj kamplarına gönderilen ve sahada kullanılmak üzere bekletilen kimyasal malzemelerin henüz tüketilmeden çıkış kaydının yapıldığının anlaşıldığını belirten Dr. Müzeyyen Şevkin, tonlarca malzemenin yıl sonu sarf malzeme kayıtlarında görünmediğinin tespit edildiğini bildirdi.
Kurumun satın alma süreçleri ile ilgili uygulamalarında mevzuata aykırı hususlar da tespit edildiğini belirten Dr. Şevkin, ihale mevzuatına aykırı olan ve AR-GE harcaması adı altında yiyecek, temizlik, kırtasiye alımlarının istisna kapsamına alındığını, bu harcamaların tutarının kamuoyunca bilinmesi gerektiğini vurguladı.
“İHALESİZ, ŞARTNAMESİZ MAL ALMIŞLAR”
Kurumun ilgili hizmetin yapımında ya da malın tesliminde belli bir süre içeren durumlarda, mal alımında doğrudan temin yöntemi kullandığında sözleşme imzalamasının şart olduğunu anımsatan Dr. Şevkin, denetim raporlarında kurumun bu durumlarda sözleşmesiz, teknik şartnamesiz mal aldığının anlaşıldığını kaydetti.
2022 yılında 5213 adet doğrudan temin alımı bulunduğunu, bunun 660 tanesinin 4734 s. Kanun/m. 22-a-d-e bentleri kapsamında yapılan alımlar olduğunu, 658 adet alımın sadece 4734/22-d kapsamında yapıldığını söyleyen Dr. Şevkin, “Bu 658 adet alımın 547 adedinde sözleşme bedeli verisi bulunmamaktadır. Herhangi bir sözleşme bedeli girilmeyen dolayısıyla sözleşme imzalanmayan bu 547 adet doğrudan temin içerisinde inşaat ve diğer mal/hizmet alımları şeklinde belirli bir süre gerektiren işler bulunmakta olup Kamu İhale Genel Tebliğine göre bu işler için sözleşme imzalanması gerekmektedir” dedi.
“MAL ALIMLARI GERÇEKÇİ DEĞİL, MALİYET HESAPLARI AKILCI DEĞİL!”
MTA’nın mal alımları için yaptığı piyasa fiyat araştırmasının gerçekçi, yaklaşık maliyet hesaplarının da akılcı olmadığına dikkat çeken CHP’li Dr. Şevkin, şunları söyledi:
“MTA’nın sondaj faaliyetlerinde kullanılan boru-demir çelik malzemelerin kaynak planlaması ve muhafazası konularında eksikler bulunmaktadır. Mal ve hizmet alım ihaleleri ile ilgili kabul ve kontrol faaliyetlerinde eksikler vardır. Döviz cinsinden teklif verilen mal alımlarında izlenen süreç nedeniyle kur farkı kurumu zarar ettirmiştir. Ayrıca maden tetkik arama faaliyetlerinde mükerrer harcamaya sebep olabilecek uygulama eksikleri bulunmaktadır. Sayıştay denetim raporları gösteriyor ki; MTA, kamu kaynaklarını hovardaca kullanmaktadır. Ülkemiz için son derece önem taşıyan maden sahaları, arama yöntemleri, araç-gereç, teçhizat, demirbaş ve personel giderleri ince elenip sık dokunmalıdır. Kamu kaynağında yaşanan israfın önüne geçilmelidir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, tüm bu konularda kamuoyuna açıklama yapmalıdır.”