Adana’da depremde yıkılan binanın mühendisi ve müteahhidinin yargılanmasına devam edildi

(AA) - Adana'da, Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılması sonucu 82 kişinin hayatını kaybettiği, 6 kişinin yaralandığı İhsan Bayram Apartmanı C Bloku'nun tutuklu müteahhidi Celal Gül ve inşaat...

Adana’da depremde yıkılan binanın mühendisi ve müteahhidinin yargılanmasına devam edildi
Yayınlama: 08.12.2023
A+
A-

(AA) – Adana’da, Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılması sonucu 82 kişinin hayatını kaybettiği, 6 kişinin yaralandığı İhsan Bayram Apartmanı C Bloku’nun tutuklu müteahhidi Celal Gül ve inşaat mühendisi Ferit Işık’ın yargılanmasına devam edildi.

Adana 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar inşaat mühendisi Ferit Işık ve müteahhit Celal Gül, bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Taraf avukatları ile müştekiler ve tanıklar da mahkemede hazır bulundu.

Duruşmada beyanı alınan arsa sahibi İhsan Bayram, 1998 yılında sanık Ferit Işık’ın sahibi olduğu inşaat şirketine kat karşılığı arsasını verdiğini ve sözleşme yaptıklarını söyledi.

Ferit Işık’ın inşaat mühendisi olması nedeniyle proje hazırladığını belirten Bayram, şöyle devam etti:

“Kendisi projeyi onaylatıp gereken izinleri aldı. Daha sonra B blokun kaba inşaatı 3. kattayken Ferit Işık ‘Ben bu işi yapamıyorum. İnşaatı devretmem lazım’ dedi. Biz de kendisine noterden muvafakat verdik. Ferit Işık inşaatı 2000 yılında Celal Gül’e devretti. Devrettiğinde inşaatın depremde aniden yıkılan C blokun ve A blokun temel kazısı vardı. İnşaat 2008 ya da 2009 yılında tamamlandı. Binanın dairelerini teslim aldığımızda projede 4 balkon olmasına rağmen binada 2 balkon vardı. Hatta bu nedenden dolayı projeye aykırılık gerekçesiyle bina iskan alamadı.”

Hakkındaki iddialar hatırlatılarak savunması alınan Celal Gül, 16 Kasım 2000’de inşaatı sanık Ferit Işık’tan devraldığını ve binanın başlangıç aşamasında olduğunu söyledi.

Emniyet aşamasında verdiği ifadeleri tekrar ettiğini belirten sanık Gül, “Aleyhime olan hususları kabul etmiyorum. 2010 yılında Ferit Işık bana ‘bu inşaatta benim bir dairem ve dükkanım var sen almazsan başkasına satarım’ dedi. Ben de parasını vererek aldım. Ferit Işık’ın beyanlarını kabul etmiyorum. Onun inşaat şirketi adına bir biz işlem yürütmedik. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim.” ifadesini kullandı.

Sanık Ferit Işık ise binanın inşaatını kendisinin yapmadığını savunarak, şunları söyledi:

“Yıkılan binalarla ilgili benim tasarrufum yoktur. Binanın müteahhidi ben değilim. Herhangi bir sorumluluğum yoktur. Depremde yıkılan C blokta ben beton dahi dökmedim. Celal Gül 2006 yılında C bloku tamamlamıştır. Kendisinin bu yönde beyanı vardır. Bunlar uydu resimleri ile sabittir. Benim burada çalıştığıma dair SSK kaydım yoktur. Ben Celal Gül’ün yanında çalışan bir inşaat mühendisi değilim. Kendisi benim banka hesabıma maaş dahi yatırmamıştır. Bu konuda herhangi bir makbuz da almışlığım söz konusu değildir. Ben suçsuzum. Hakkımdaki iddiaları kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum.”

Cumhuriyet savcısı ise dosya kapsamındaki mevcut delil durumu, sanıkların üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, bu aşamada adli kontrol tedbirinin yetersiz kalması, tutuklama tedbirinin ölçülü oluşu da dikkate alınarak sanıkların mevcut halinin devamına karar verilmesi ve eksik hususların giderilmesi yönünde mütalaasını bildirdi.

Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına ve eksik hususların giderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

 Birbirlerini suçlamışlardı

İhsan Bayram Apartmanı C Bloku’nun depremde yıkılmasıyla ilgili 16 Şubat’ta tutuklanan Işık ve Gül, savcılık ifadelerinde suçu birbirlerinin üzerine atmıştı.

Işık, 1997’de arsa sahiplerinden muvafakatname alarak inşaata başlamak üzere proje hazırladığını ancak ekonomik nedenlerle bunu gerçekleştiremediğini, arsa sahiplerinin zorlaması üzerine projeyi Celal Gül’e devrettiğini ileri sürmüştü. Gül de yıkılan blokun inşaatını 4. kat seviyesinde devraldığını iddia etmişti.

İnşaat mühendisi Ferit Işık ve müteahhit Celal Gül hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.