“GÜNÜN SONUNDA SİZLERDE EMEKLİ OLACAKSINIZ”
TOROS (Özel Haber) Meryem Ünal/ Sevil Çakmak - Adana’da Tüm Emekli Sendikası Adana Şubesi İnönü Parkında emekliler bir araya gelerek basın açıklaması düzenlendi. Düzenlenen basın...
TOROS (Özel Haber) Meryem Ünal/ Sevil Çakmak – Adana’da Tüm Emekli Sendikası Adana Şubesi İnönü Parkında emekliler bir araya gelerek basın açıklaması düzenlendi. Düzenlenen basın açıklamasına çok sayıda vatandaş katıldı.
Açıklamayı yapan Adana temsilcisi Yener Pirim, “Bugün Tüm Emeklilerin Sendikası olarak Ardanuç’tan Edirne’ye, Giresun’dan Mersin’e kadar onlarca il ve ilçede alanlardayız. Sefalete, yoksulluğa, açlığa mahkum edilmeye itirazımızı en güçlü şekilde duyurmak için alanlardayız” dedi.
“EMEKLİLERİN KALİTELİ YAŞLANMASININ ÖLÇÜTÜ, BANKLARA HAPSEDİLEN BİR YAŞAM OLDU”
Yener Pirim, açıklamasında emeklilerin yaşadığı sıkıntılara değinerek şu şekilde devam etti; “Emeklilerimiz beslenemiyor. Bırakalım beslenmeyi, yatağa aç giriyor, Karnını doyuramıyor. Emekliler pazar yerine gittiğinde sadece fiyatları inceliyor. Alış veriş yapamıyor. Markete gitmek karabasandan beter oldu. Kasabın yolundan vaz geçtik, ekmek alamıyor. Sözün özü emekliler adeta sürüm sürüm sürünüyor. Bakın şurada bir simitçiden bir bardak çay 45 lira. Emeklinin dinlenmek için simitçiden bir bardak çay içebilme şansı kalmadı. Dost sohbeti yapacağı, bir fincan kahve içebileceği bir mekan hayal oldu… Emekliler, 40 yıl hatırı kalan bir fincan kahveyi, bir kafede 40 yılda içemez duruma düşürüldü. Derin yoksulluk nedeniyle geleneklerimizi ve göreneklerimizi terk ettik. Emeklilerin tek gidebildiği yer, parklarda ki belediye bankları oldu. Boş bank bulan şanslı sayılıyor. Tabii hava soğuk veya yağışlı değilse… Emeklilerin kaliteli yaşlanmasının ölçütü, banklara hapsedilen bir yaşam oldu. Metruk binalarda yaşam savaşı veren emeklileri saymazsak, artık sokaklarda geceleyen, açlıktan ölen emekli haberleri sürpriz olmayacaktır.”
Yener Pirim, “BIS-AR’IN araştırmasına göre açlık sınırı 20 834 lirayı, yoksulluk sınırı 60 757 lirayı aştı. Bekar bir çalışanın sadece yaşam maliyeti 26 970 liradır. Bu hayat pahalılığında, her üç emekliden ikisinin 10 000 lira aldığı biliniyor. Bu durumda emeklilerin nasıl geçinebildiğini hesaplamak, yüzyıllardır çözülemeyen matematik probleminden zordur! Denklem açıktır. 4 kişilik çekirdek ailenin sadece mutfak gideri açlık sınırıdır. Temel ihtiyaçlarına; giyim, ulaşım, ısınma, elektrik, su, barınma, telefon, Internet, eğitim giderleri eklendiğinde asgari yoksulluk sınırında bir gelir gerekiyor. Sosyal ve kültürel aktiviteleri saymıyoruz bile. Yani yoksul yaşamak için bile 60 750 liraya ihtiyaç varken, 10 000 lira ile bütün bu girdilerin karşılanmasını çözen varsa beri gelsin” dedi.
Yener Pirim yaptığı açıklamada yapılan bilimsel araştırmadan bahsederek devam etti; “2024 Ocak ayına göre memur emeklilerinin ortalama maaşı, memur maaş ortalamasının yüzde 41,4’üdür. Bu oran 2023 yılında yüzde 70,5 idi. Bu ülkenin en zor okullarından okumuş, son dereceler yükselmiş bir memur emeklisi bile, bir çalışanın beşte ikisi kadar maaş alıyorsa, sorun çok büyüktür. Bunu biz demiyoruz. Bilim çevreleri söylüyor. Çalışma ekonomisi profesörü Aziz Çelik hocanın çalışması gazetelerde var. Yani emeklinin cebinde paranın çalındığını bilim kanıtlarıyla açıklıyor. Sonuçta bütün emeklilere haksızlık yapılıyor. Bedelini peşin peşin ödediğimiz emeğimizin değerlendirilmediği ortadadır. Prim güncelleme katsayı hesabında, bile-isteye hile yapılıyor. Buna sessiz mi kalacağız?”
“BÜTÜN EMEKLİ VATANDAŞLARIMIZA SESLENİYORUZ”
Yener Pirim, “Buradan bütün emekli vatandaşlarımıza sesleniyoruz. Sizin umutla beslenme zamanınız yoktur. Boş vaatlere kulak asmayın, haklarınızın çalınmasına sessiz kalmayın. Barışçıl ve demokratik tepkilerinizi gösterin. Demokratik haklarımızı fiili ve meşru yollarla kullanıp, en geniş şekilde örgütlenin. Kurtuluş kendi ellerinizdedir. Onun da yolu örgütlenmekten geçer. Her 6 ayda bir yapılan maaş ayarlaması emeklileri derin yoksulluğa itmiştir Oysa çözüm bellidir. 2008’de uygulamaya konulan “Sosyal Güvenlik Reformu” derhal iptal edilmelidir. Memurlara verilen seyyanen ödenek, bütün emeklilerin maaşına hemen eklenmeli ve en düşük emekli maaşı, işe yeni başlamış en düşük memur maaşına eşitlenmelidir. Prim günü, çalışma koşulları, eğitim gibi diğer kriterler göz önüne alınarak maaş ayarlamaları yapılmalıdır. Bayram ikramiyesi diye ödenen ve ayıplı bir hale dönmüş ödeme kaldırılmalı, yerine yılda 4 kere ve asgari ücret düzeyinde ödeme ikramiye olarak her emekliye ödenmelidir. Sağlığa erişim kolaylaştırılmalı ve istisnasız sağlık katkı payları kaldırılmalıdır. Özel veya devlet hastanesi demeden, bütün hastanelerde her türlü muayene, tetkik ve tedavi ücretsiz olmalıdır” diyerek aktardı.
“GÜN BİRLİK, DAYANIŞMA VE MÜCADELE GÜNÜDÜR”
Yener Pirim açıklamasını sonlandırırken sendikalara değindi; “Emekliler için “Toplu Sözleşmeli Sendika” yasası çıkarılmalıdır. Sendikalarımıza dokunulmamalıdır. Sendikalara açılan kapatma davaları geri çekilmeli ve her türlü keyfe keder uygulamalara son verilmelidir. Önemli bir uyarımızda çalışan emekçilerimizedir. Hepinize sağlıklı ve uzun ömür dileriz. Ama günün sonunda sizlerde emekli olacaksınız. Bugün zar zor geçindiğinizi biliyoruz. Emekli olduğunuzda hiç istemeyiz ama, çok daha zor günler sizi bekliyor. Bu nedenle emekliler ve çalışanların omuz omuza insanca yaşam için güç birliği yapmaları zorunludur. Gün birlik, dayanışma ve mücadele günüdür. Dostlarımızın bu duyarlılıkta olduklarından kuşkumuz olmasa da, bir kez daha hatırlamakta fayda vardır.”