Tarım sektörü zor bir yılı geride bırakmaya hazırlanırken, Resmî Gazete’de yayımlanan yeni ithalat kararı üreticiler arasında tepkiyle karşılandı. Buna göre, 31 Temmuz 2025 tarihine kadar 500 bin ton mısırın sıfır gümrük vergisiyle ithalatına izin verildi.
Geçmişte de benzer kararların alındığını hatırlatan Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, “Sanayicinin talepleri anında karşılanırken, çiftçiye kulak veren yok. Üretici para kazanamıyor, tarımdan uzaklaşıyor” diyerek tepki gösterdi.
“Verim yüksek, beklenti büyük ama üretici yalnız”
Geçen yıl aşırı sıcaklar nedeniyle mısırda %25’lik bir verim kaybı yaşandığını belirten Doğan, bu yıl ise Adana’da mısır ekiminin %40 arttığını söyledi. İklim şartlarının elverişli olduğunu ve yüksek verim beklendiğini ifade eden Doğan, “Hasat 15-20 gün sonra sahil bölgelerinde başlayacak. Tam da bu süreçte ithalat kararı alınması çiftçiye yapılan en büyük haksızlıktır” dedi.
“Plansızlık ve ithalat, üreticiyi bitiriyor”
Soğan, patates, marul, karpuz, domates ve biber gibi ürünlerden bu yıl ciddi zarar gören üreticilerin, buğdayda da kıraç alanlarda verim kaybı yaşadığına dikkat çeken Doğan, narenciye üreticilerinin de zirai don nedeniyle büyük kayıplar verdiğini belirtti.“Çiftçimiz pandemiden bu yana sürekli zarar ediyor. Plansız fiyat politikaları, üst üste gelen ithalat kararları ve iklim değişiklikleri çiftçiyi üretimden koparıyor. İthalat lobileri kazanırken, toprağa emek veren üreticinin emeği yok sayılıyor.”
“TMO acilen alım fiyatını açıklamalı”
Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Doğan, Toprak Mahsulleri Ofisi’ne de çağrıda bulunarak, mısır hasadı başlamadan önce alım fiyatlarının açıklanması gerektiğini vurguladı:“Çiftçi hasat öncesinde fiyatı bilmek istiyor. Planlama yapamayan çiftçi önünü göremiyor. TMO acilen müdahale alım fiyatını açıklamalıdır.”
“Türkiye tarımı, ancak adil ve sürdürülebilir politikalarla ayakta kalabilir”
Mehmet Akın Doğan son olarak şu çağrıda bulundu: “Türkiye tarımı, ancak adil ve sürdürülebilir politikalarla ayakta kalabilir. Biz üretenin değil, ithal edenin kazandığı değil; emeğin ve alın terinin değer bulduğu bir düzen istiyoruz.”