DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü ve Adana Milletvekili Sadullah Kısacık, Toros Medya Grup’u ziyaretinde gündeme dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin ekonomi ve demokratik değerler açısından en önemli sorunlarının belirsizlik, adalet sistemine güven kaybı ve kutuplaşma olduğunu belirten Kısacık, “Ekonominin temel taşı Merkez Bankası rezervi değil, adalet ve hukuka duyulan güvendir” dedi. Kısacık, hem Türkiye hem de Adana için öncelikli çözüm önerilerini de paylaştı.
“Ekonomi Güvenle Döner, Adalet Olmazsa Rezervler Yetersiz Kalır”
Sadullah Kısacık, son dönemde kayyum atamaları, gözaltılar ve siyasi baskıların sistematik bir hale gelmesinin uluslararası arenada Türkiye’ye güveni sarstığını söyledi. Ekonominin temel dinamiğinin “güven” olduğunun altını çizen Kısacık, şu değerlendirmeyi yaptı: “Uluslararası yatırımcılar Türkiye’den çıkıyor. Üzülerek görüyoruz ki Türk yatırımcılar da sermayelerini yurt dışına kaydırıyor. Artık Türk yatırımcıyı Mısır’da fabrika kurarken, Amerika ve Avrupa borsalarında işlem yaparken görüyoruz. Kendi yatırımımızı bile tutamayan bir ülke haline geldik. Bunun sebebi belirsizlik ve hukuka duyulan güvensizliktir.” Kısacık, siyasi gelişmelerin piyasaları doğrudan etkilediğini belirtti: “Belirsizlik en kötü sonuçtan bile kötüdür. Bir dava ertelendi, daha sonuç çıkmadı ama belirsizlik ortadan kalktığı için borsa bir günde yüzde 6 yükseldi. Çünkü yatırımcı kötü habere bile uyum sağlar ama belirsizliğe uyum sağlayamaz. Mevcut iktidar, sürekli kaos ve yeni krizlerle ülkeyi öngörülemez hale getirdi.”
DEVA Partisi’nin Kuruluş Sebebi: “Bilgi ve Tecrübe Eksikliğini Gördük”
Kısacık, Deva Partisi’nin kuruluş sürecine ilişkin şunları anlattı: “Partiyi kurduğumuzda ülkede bugünkü kadar derin bir ekonomik kriz yoktu. Ama biz gidişatı gördük. Liyakat yoktu, kriz kaçınılmazdı. Eğer bu kötü gidişi durduracak bir muhalefet yapısı olsaydı biz parti kurmazdık. Ancak yoktu. İşte bu yüzden Deva Partisi doğdu.” Altılı Masa sürecinde özgün kimliklerini tam yansıtamadıklarını kabul eden Kısacık, “O dönem Türkiye’nin şartları işbirliğini gerektiriyordu. Biz yine tarihin doğru yerinde durduğumuza inanıyoruz. Ancak bundan sonraki süreçte Deva Partisi kendi projeleri, kendi yapısıyla yoluna devam edecek” dedi.
“Her Alanda Hazır Eylem Planlarımız Var”
Kısacık, Deva Partisi’nin tarım, sağlık, ekonomi, eğitim gibi her konuda ayrıntılı eylem planları hazırladığını ve bunların bir kısmının bakanlıklarca uygulamaya alındığını söyledi: “Türkiye’de hazırlığı bu kadar güçlü olan başka bir parti yok. Bizim planlarımızdan yararlanılmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Çünkü bizim amacımız hizmettir. Milletimizin sorunlarına çözüm bulmak için bu çalışmaları yaptık.”
“Türkiye’nin Birleştirici Gücü Olacağız”
Ülkedeki kutuplaşmanın toplumu böldüğünü ve siyaseti kilitlediğini söyleyen Kısacık, Deva Partisi’nin ideolojik değil, faydayı esas alan bir parti olduğunun altını çizdi: “Sağcı, solcu, muhafazakâr, seküler… Herkesi kucaklayan bir yapıyız. Ortak paydamız Türkiye’nin faydasıdır. Millet artık kavga değil, refah istiyor. Bizim görevimiz toplumun doktoru olmak, hastalığı teşhis edip tedavi uygulamaktır. Dün yapılan kavgalarla oyalanamayız, geleceğe odaklanmalıyız. Sayın Ali Babacan’ın bilgi, birikim ve devlet tecrübesi Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu liderliktir.”
“Uyuşturucu En Büyük Tehlike”
Adana’nın potansiyeline rağmen sosyoekonomik anlamda gerilediğini vurgulayan Kısacık, önceliğin gençlerin uyuşturucu ve sanal bahis batağından kurtarılması olduğunu belirtti: “Adana Türkiye’nin en önemli tarım ve turizm merkezlerinden biri olabilecek potansiyele sahipken, bugün gençlerimizin uyuşturucuya teslim olduğunu görüyoruz. Annelerimizin gözü yaşlı. Bu sorun çözülmeden ne tarımda ne turizmde gerçek kalkınma olur.”
“Karataş ve Yumurtalık Turizmde Hak Ettiğini Alamıyor”
Adana’nın sahil potansiyeline dikkat çeken Kısacık, “Karataş’ın 136 kilometrelik sahili var ama bir tane bile beş yıldızlı otel yok. Yumurtalık’ı da eklersek, Adana turizmde hak ettiği yerde değil” dedi. Tarımda ise ürünlerin değerlendirilememesini eleştiren Kısacık, özellikle limonun derelere dökülmesine dikkat çekti: “Limon sanayide kullanılabilecek en kıymetli ürünlerden biri. Kolonyasından limonatasına, dondurmasından temizlik ürünlerine kadar her alanda kullanılabilir. Ama Adana’da tarıma dayalı sanayi yeterince gelişmediği için çiftçi ürününü satamıyor. Adana’nın kalkınması tarımsal sanayiye yönelmekten geçiyor.”