Emekli aylığı, çalışılan işten alınan maaş ve eşten bağlanan ölüm aylığı birleştiğinde, ortaya önemli bir gelir tablosu çıkıyor. Bu sistemden faydalanabilmek için belirli koşullar bulunuyor. Ancak şartlar sağlandığında, emekli kesintisiz olarak üç maaşı bir arada alabiliyor. Çoğu kişinin farkında bile olmadığı bu imkân, özellikle geçim sıkıntısı yaşayan emekliler için dikkat çekici bir seçenek haline geliyor.
Türkiye’de emeklilik sistemine kayıtlı kişi sayısı 16 milyonun üzerine çıktı. Bu büyük kitlenin yaklaşık 14-15 milyonunu doğrudan emekliler oluşturuyor. Böylece emekli nüfusu, dünya genelindeki birçok ülkenin nüfusunu geride bırakıyor. EYT ile genç yaşta emeklilik hakkı kazananların da sisteme katılmasıyla emeklilik sonrası çalışma oranları yükseldi. Çalışmaya başlayan emeklilerden Sosyal Güvenlik Destek Primi kesiliyor. Ancak bu kesinti yalnızca iş kazası ve meslek hastalıklarını kapsıyor; emekli maaşında herhangi bir düşüş olmuyor. Yani emekli hem işyerinden maaşını hem de SGK’dan aldığı emekli aylığını aynı anda almaya devam ediyor.
Çalışan emeklilerin maaşlarının kesilmemesi, sistemin cazip yönlerinden biri. Daha önce Bağ-Kur emeklilerinden yapılan kesintiler tamamen kaldırıldı. Böylece iş hayatına geri dönen emekliler kazançlarını artırırken emekli aylıkları da güvence altında tutulmuş oldu. Bunun üzerine eşini kaybeden emeklilere ölüm aylığı bağlanması, üçüncü bir gelir kaynağını ortaya çıkardı. Bu tablo üç maaşlı gelirin yasal dayanaklarla mümkün olduğunu gösteriyor.
Ölüm aylığının bağlanabilmesi için prim şartları bulunuyor. Vefat eden sigortalının en az 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödemiş olması gerekiyor. SSK’lılar için bu şart biraz daha farklı; 900 gün prim ve en az 5 yıl sigortalılık süresi aranıyor. Bu koşullar yerine getirildiğinde eşe ölüm aylığı bağlanıyor ve emeklinin gelirine ekleniyor.
Maaş rakamları ise dikkat çekici. 2025 itibarıyla en düşük emekli maaşı 16.881 TL’ye yükseldi. Ölüm aylığı yüzde 50 oranında bağlandığında en az 8.440 TL, yüzde 75 oranında bağlandığında ise 12.660 TL ödeme yapılıyor. Böylece yalnızca emekli maaşı ve ölüm aylığının toplamı 25.321 TL seviyesine ulaşıyor. Buna asgari ücretle çalışmadan kazanılan 22.104 TL de eklenirse, toplam gelir 47.425 TL’ye çıkabiliyor. Bu tutar, tek maaşla geçinmeye çalışan emekliler için oldukça yüksek bir rakam olarak öne çıkıyor.
Emekli çalışanların iş hayatında sahip olduğu haklar da önem taşıyor. Yıllık izin süreleri yaşa göre düzenleniyor; 50 yaş üzerindeki çalışanlar en az 20 gün izin hakkına sahip. Emekli işçiler istifa ettiklerinde kıdem tazminatı alamıyorlar. Ancak işveren tarafından işten çıkarıldıklarında hem ihbar hem de kıdem tazminatı alma hakları doğuyor. İşsizlik maaşı ise sistem dışında kalıyor çünkü işsizlik sigortası primi emeklilerden kesilmiyor.
Sonuç olarak, Türkiye’de emeklilerin üç farklı maaşı aynı anda alma imkânı bulunuyor. Kendi emekli aylığı, çalıştığı işten aldığı ücret ve eşten bağlanan ölüm aylığı birleştiğinde, aylık gelir ciddi seviyelere ulaşıyor. Yasaların sunduğu bu haklardan haberdar olan emekliler, ekonomik olarak çok daha güçlü bir konuma geliyor.