Gül: TOKİ’nin konut müjdesi çözüm değil!

Gül: TOKİ’nin konut  müjdesi çözüm değil!
Yayınlama: 22.09.2022
A+
A-

TOKi’nin başlattığı konut hamlesi ile yeniden alevlenen konuta erişim sorununu değerlendiren Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Sedat Gül, emek ücretinin her geçen gün büyüyen enflasyon karşısında eridiğini, bu durumun vatandaşların anayasal hakları olan güvenli ve çağdaş yaşam alanlarına erişim hakkını sekteye uğrattığını kaydetti.

TOKİ’nin müjde gibi verdiği konut hamlesinin mevcut durumda ancak palyatif (geçiştirici) bir çözüm olarak görülebileceğini kaydeden Gül, “Güvenli ve sağlıklı konutlarda barınma hakkı temel bir haktır. Bugün asgari ücretle sadece günü kurtarmaya çalışan yüz binlerce emekçi bu haktan mahrum. Vatandaşlarının konuta erişim olanaklarını artırmak kamunun asli vazifesidir. Tabii ki bu durum genel ekonomik durumla doğru orantılı. Konut inşa maliyetlerinde ortaya çıkan artış ve emeğin karşılığında alınan ücretin enflasyon ile erimesi sağlıklı ve güvenli konuta erişimi emekçiler için neredeyse olanaksız hale getirdi. Bu tabloyu ortaya çıkan nedenler ancak bütüncül ve tutarlı politikalarla ortadan kaldırılabilir. Borçla konut almak için vatandaşa borç istemeyi tavsiye etmek sorunu görmezden gelmekten başka bir arayış olarak nitelenemez” diye konuştu.

“MESLEKİ DENETİM VE KAMU ÇIKARLARI”

Türkiye’nin en örgütlü sivil toplum kuruluşlarından birisi olan TMMOB’un tüm mücadelesinin bilimsel ve liyakate dayalı bir ülke inşası ekseninde yürütüldüğünü anlatan Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Sedat Gül, “Biz bir meslek kuruluşu olarak öncelikle konutta güvenlik ve sağlıklı yapılaşma konusunda mesleki denetimi öncelikli olarak savunuyoruz. Ancak mevcut düzen bu mekanizmayı yük ve teferruat olarak görüyor. Halbuki TOKİ’nin daha önce yapıp teslim ettiği konutlarda teknik ve mekanik bir çok eksikliklerin olduğunu ve hak sahiplerinin mağdur edildiğini gördük. Odaların mesleki denetimini ortadan kaldırmak bir kamusal güvenlik sorunudur. Denetim olmazsa kamu çıkarları yara alır. Müteahhitlerin üzerinden mesleki denetim olmazsa şehirleşme bilimsel bir anlayıştan çıkar ve sadece bir rant alanına dönüşür. Biz hak temelli bir anlatışla kamu çıkarları ve meslek ilkelerini savunacağız. Savunmak zorundayız. Bağımsız yargının saf dışı bırakıldığı bir ortamda örgütlü hak mücadelesi de olmazsa talan ve rant politikalarının fütursuz bir ivme kazanır” diye konuştu.

“KADER DEĞİL LİYAKAT SORUNU”

Bugün ülkenin içerisinde bulunduğu derin ekonomik yoksulluğun içeride verilen mücadeleye karşın kaçınılmaz bir kader gibi anlatılmaya çalışıldığını ifade eden Mimar Sedat Gül, “Oysa içerisinde bulunduğumuz durum sadece politik bir tercihlerin bütününde ortaya çıkan bir tablodur. Akıl ve bilimi önceleyen, şeffaf ve hesap veren, liyakatli kadrolar ile güçlü bir denetim mekanizmasının işlediği, demokratik hakların güvenceye alındığı bir ortamda bu tablo tersine döner. Bir an önce de dönmelidir” ifadelerini kullandı. Adana’nın şehirleşme sürecinin de akamete uğradığını ve bir an önce yeniden inşa sürecine girmesi gerektiğini kaydeden Gül, “Göç ile gelen hızlı şehirleşme Adana’nın plansız bir biçimde büyümesine neden oldu. Birçok mahalle gettoya dönüşmüş durumda. 21. Yüzyılda çıkmaz sokakların olduğu, ambulans ve itfaiye aracının giremediğini dar sokaklar var. Kaldırım işgalleri devam ediyor. Yapıların büyük bölümünde güvenlik sorunu var. Mühendislik hizmeti almadan ruhsatlandırılmış yapılar tehdit oluşturuyor. Kamu ve sivil toplum işbirliğinde Adana’nın geleceğe sorun taşımadan büyüyen bir kente dönülmesi için elimizi taşın altına sokmamız gerek. Bu kenti yönetenler tarihsel bir sorumluluk taşıyor” dedi.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.