27 Haziran 1998’de meydana gelen ve 20 saniye süren 6.2 büyüklüğündeki deprem, Adana ve çevresinde derin yaralar bıraktı. Aradan geçen 26 yıla rağmen kayıpların acısı hâlâ taze. 145 kişinin hayatını kaybettiği o yıkıcı günden ne dersler çıkarıldı?
1998 yılında Adana’nın Ceyhan ilçesi ile Misis arasında saat 16.55’te meydana gelen deprem, 145 kişinin hayatını kaybetmesine, 1500’den fazla kişinin ise yaralanmasına yol açtı. Yaklaşık 20 saniye süren sarsıntı, yalnızca Adana’yı değil, Türkiye'nin güneyinde geniş bir bölgeyi etkiledi.
AFAD verilerine göre 6.2 büyüklüğündeki depremin odak derinliği 23 kilometre olarak ölçüldü. Depremin ardından bölgede ciddi yapısal hasarlar oluştu, çok sayıda bina yıkıldı veya kullanılamaz hale geldi. Depremin en yıkıcı etkileri ise yapı güvenliğindeki ihmallerin ne denli hayati sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
“Deprem Gerçeği ve Bilimin Önemi Yeniden Hatırlandı”
1998 Adana-Ceyhan Depremi, yerleşim planlamasında ve yapılaşmada bilimsel verilere dayalı hareket edilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu. Sismik açıdan 2. derece deprem bölgesi kabul edilen bu coğrafyada, son 55 yılda üç hasar yapıcı depremin yaşanması, bilimsel çalışmaların ne kadar hayati olduğunu gösteriyor.
Jeoteknik açıdan ciddi zemin sorunlarının tespit edildiği bu olay, Türkiye'de depreme karşı dayanıklı yapılaşmanın ve afet bilincinin artırılması gerektiğini bir kez daha hatırlattı.
“Deprem Değil, İhmal Öldürüyor”
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, 27 Haziran 1998 Ceyhan Depremi'nin yıldönümünde yaptığı açıklamada, aradan geçen 27 yıla rağmen hâlâ gerekli derslerin alınmadığını söyledi.
“Deprem değil, ihmal öldürüyor” diyen Dr. Tatar, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremleri hatırlatarak, Türkiye'nin halen sağlıksız yapılaşma, çarpık kentleşme ve bilimin göz ardı edilmesi gibi kronik sorunlarla yüzleşmediğini belirtti.
