Çukurova Üniversitesi öğrencileri kadına şiddete karşı mücadele çağrısı yaptı
Çukurova Üniversitesi öğrenci kulüpleri ve Adana Demirspor taraftarları kadına yönelik şiddete karşı tepki gösterdi.
Çukurova Üniversitesi öğrenci kulüpleri ve Adana Demirspor taraftarları kadına yönelik şiddete karşı tepki gösterdi.
Çukurova Üniversitesi öğrenci kulüpleri ve Adana Demirspor taraftarları, Turkuaz Kafe önünde toplanarak kadına yönelik şiddete karşı çağrıda bulundu. Turkuaz Kafe önünde toplanan grup tepkilerini siyah giyinerek gösterdi. Basın açıklamasını Makine Mühendisliği öğrencisi Mustafa Bağcı yaptı.
Bağcı: “Toplumdaki büyük savaş şu an vicdansızlarla vicdanlılar arasında yaşanıyor”
Çukurova Üniversitesi Makine Mühendisliği öğrencisi Mustafa Bağcı: “Geçtiğimiz günlerde bizleri derin etkileyen Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner arkadaşlarımızın şiddet kurbanı olarak aramızdan koparılmasına karşı, basta kadın ve çocuklara yönelik şiddet olmak üzere, Şiddetin her türlüsüne tepkimizi göstermeye devam edeceğiz. Bu toplumda “Sen de hiç mi vicdan yok?” sözlerini ne çok duyar olduk. Masum insanların canına kasteden katilleri, devletin ve milletin malını çalan hırsızlar, hayvanlara işkence yapan, orman yakan ruh hastalarını, annesini, babasını döven, sokağa atan ve öldüren hayırsız evlatlarını. Daha say say bitmez, toplumda deşifre olmuş bu zalimlerin vicdansızlıklarını görmekteyiz. Toplumdaki büyük savaş şu an vicdansızlarla vicdanlılar arasında yaşanıyor” dedi.
“Kadınların güvenli ve eşit bir yasam sürme hakki, sadece kadınların değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur”
Bağcı: “Bahtiyar Vahapzade’nin “Vicdanından korkmayandan korkarım.” sözü, bugün bu toplumda en zirve halini yaşamaktadır. Belki yarınlarda bugünleri arar hale geleceğiz ki, gidişat buna işaret ediyor. Her geçen gün ülkemizde bir kadının yaşam hakki elinden alınmaktadır; kadınlar en temel haklarını talep ederken bile şiddete uğramaktadır. Kadınların güvenli ve eşit bir yasam sürme hakki, sadece kadınların değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur. Bizler, kendi sorumluluklarımızı biliyor ve bu sorumlulukları, bugün olduğu gibi her zaman yerine getirmeye devam edeceğiz. Ayrıca, gençler olarak kendi potansiyelimizi geliştirebileceğimiz, özgür ve güvenli bir ortamda yasamak istiyoruz. Gençlerin yasam alanlarında güvenlik endişesi duymadan, kimliklerinden veya düşüncelerinden dolayı ayrımcılığa uğramadan yaşaması bir hak değil, bir zorunluluktur. Bizler, gençlerin seslerinin duyulması ve taleplerinin karşılanması için yetkililere görevlerini yerine getirmelerini talep ediyoruz” diye ifade etti.
“Dayanışma ve birlikte hareket etme bilinciyle, geleceğimizi daha güvenli ve adil bir hale getirmek isin el birliğiyle çalışacağız”
Mustafa Bağcı, birlikte hareket etme bilinciyle ilerleyeceklerini şu cümleleri ile ifade etti: “Son olarak, artık biliyoruz ki hiçbir kadın cinayeti münferit değildir. Bu şiddet olayları, sistematik bir sorunun ürünüdür. Şiddeti normalleştiren her söylem ve uygulamaya karşı sesimizi yükseltmeye ve dayanışma içinde adalet arayışımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Biz ne umutsuzuz ne de çaresiziz. Şiddetin hiçbir biçimde normalleştirilmesine izin vermeyeceğiz! Bizler, yalnızca şiddete karşı durmakla kalmayıp, ayni zamanda bu sorunların kökenine inerek toplumsal bilinçlenmeyi artırmaya hedefliyoruz. Her bireyin, güvenli bir ortamda yaşama hakkına sahip olduğunu hatırlatmak ve bu hakların korunması için mücadele etmek hepimizin görevidir. Dayanışma ve birlikte hareket etme bilinciyle, geleceğimizi daha güvenli ve adil bir hale getirmek isin el birliğiyle çalışacağız.”
Kaynak: Özel Haber- Çağlacan Kurt