Adana Barosu Ailesi’ne katıldılar
(HABER MERKEZİ)-TOROS-Avukatlık stajlarını başarıyla tamamlayan 18 avukat yeminlerini ederek Adana Barosu ailesine katıldılar. Meslek yeminin ardından avukatlık ruhsatlarını Baro Başkanı Av. Semih Gökayaz’ın elinden alan...
(HABER MERKEZİ)-TOROS-Avukatlık stajlarını başarıyla tamamlayan 18 avukat yeminlerini ederek Adana Barosu ailesine katıldılar. Meslek yeminin ardından avukatlık ruhsatlarını Baro Başkanı Av. Semih Gökayaz’ın elinden alan avukatlara, cübbeleri, stajlarını yaptıkları büro avukatları tarafından giydirildi.
ADANA BAROSU BÜYÜK BİR AİLEDİR
Av. Gökayaz, “Bugün aramıza katılacak meslektaşlarımızı staj dönemlerinden bu yana yakından tanıyorum. 18 meslektaşım da avukatlık mesleğinin onuruna, kutsallığına, vakarına yaraşır bir şekilde mesleki faaliyetlerini yürüteceklerine inancım tamdır. Adana Barosu büyük bir ailedir. Adana Barosu, meslektaşlarının acı gününde, zor zamanlarında ve mutlu günlerinde, her daim meslektaşlarının yanında olan bir Baro’dur. Ailelerin gözü asla arkada kalmasın. Adana’da ‘Baro’ var. Ruhsatlarını alacak meslektaşlarımı tebrik ediyor, mesleki hayatlarında başarılar diliyorum.” dedi.
Av. Gökayaz, CMK Zorunlu Müdafilik Ücret Tarifesi’nde yapılacak artış konusundaki çalışmaları aktardı. Av. Gökayaz, TBB Başkanı Av. Erinç Sağkan ve Yönetim Kurulu Üyelerinin Adalet Bakanlığı ile geçtiğimiz günlerde yaptığı görüşmeler sonrasında avukat kamuoyunun beklentisine uygun bir tarifenin 1 Ocak 2023’de yayımlanacağını söyledi.
TERÖR SALDIRISINI LANETLEDİ
Av. Gökayaz, konuşmasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İstiklal Caddesi’nde Pazar günü 6 kişinin şehit olduğu, 81 kişinin de yaralandığı hain terör saldırısını bir kez daha lanetledi.
Av. Gökayaz, “Anadolu’da yaşamanın bedeli, sürekli terör olaylarıyla yaşamak olmamalıdır. Bu ülkenin sınırları var. Sınırları bekleyen askeri, güvenliğimizi sağlayan kolluk güçleri ve emniyetimiz var. Bu tür olayların önüne geçilmesi için istihbarat teşkilatımız var. Madem devletin bu olanakları var; terör saldırısını önlemek de devletin sorumluluğundadır. Yurttaş olarak bunu beklemek bizim hakkımızdır. Bu olay ne yazık ki vatan toprağının ne kadar önemli ve kutsal olduğunu, sınırlarımızın güvenliğinin sağlanmasının yanı sıra vatandaşlık hakkının her tapu alana bahşedilmeyecek bir hak olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Ülkemizde 10 milyondan fazla ağırlıklı Suriyeli olmak üzere çok farklı milletlerden sığınmacı var. Sınırlarımız delik deşik olmuş vaziyette. Sığınmacı politikasının sürdürülebilirliği kalmamıştır.
Ülkeyi yönetenlerin uzun yıllardı yürüttükleri sığınmacı politikasını değiştirmelerini talep ediyoruz. Bir yurttaş olarak bir daha böyle bir terör olayının yaşanmamasını diliyorum” dedi